Dikkat! Botox’un Beyniniz Üzerindeki Etkisi Korkunç
Bir çalışma, zevk için ameliyat masasına yatmaya istekli olanlar için bazı korkutucu sonuçlar buldu. Buna göre estetik süreçlerin ortasında en kolay uygulama olan botoksun olumsuz etkileri gözlemlendi. Botoks beynin düzenli işleyişini bozabilir. Sonuç olarak ne olduğunu görüyor musunuz?
Kaynak:https://www.nature.com/articles/s4159…
ABD’de yapılan bir araştırmaya göre son yıllarda oldukça yaygınlaşan estetik müdahale botoksunun beyin üzerinde olumsuz etkileri var.
ABD’deki California Üniversitesi Irvine kampüsünde yürütülen araştırma, psikolojide ‘yüzle ilgili geri bildirim’ olarak bilinen hipotez üzerine yürütüldü.
Böylece yüz bölgesine uygulanan botoksun beynin duyuları yorumlama biçimini ve süreci etkileyebileceği açıklandı.
Irvine kampüsünde 33 ila 40 yaşındaki katılımcıları inceleyen ekip, kozmetik amaçlı botoks gibi tedavilerin bireylerin duyusal bildirimlerini ve duygusal deneyimlerini etkilediğini belirledi.
Araştırma grubundaki kadınlara, kaş çatmalarına neden olan glabellar kasta süreksiz felç oluşturmak için botoks uygulandı.
Katılımcılara daha sonra çeşitli duygusal alıntıların yer aldığı bir yüz fotoğrafı gösterildi. Aynı zamanda katılımcıların beyin aktiviteleri de ölçüldü.
Çalışmanın mutlaklığı için botoks enjeksiyonundan iki hafta sonra aynı işlem tekrar uygulandı.
Hakemli bilimsel dergi Scientific Reports’ta yayınlanan sonuçlar oldukça şaşırtıcıydı. Beynin duyguları işlemekten sorumlu merkezi olan amigdaladaki aktivitenin, enjeksiyondan sonra yüz ifadelerine tepki olarak değişiklik belirtileri gösterdiği fark edildi.
Bu, Botox yaptıran kişilerin başkalarının duygularını anlama yeteneğinin süresiz olarak bozulabileceği anlamına gelir.
Öte yandan, katılımcıların alt temporal kortekslerindeki nesneleri ve yüzleri tanımaya yardımcı olan fusiform girusta tatmin olmuş ifadelere göre değişiklikler tespit edildi.
Araştırma sonucunda “Buna göre botoks kas hareketlerini felç ederek yüz, amigdala ve fusiform girus arasındaki aktiviteleri bozmaktadır” şeklinde ifade edildi.
Araştırmaların daha geniş kitlelerle yapılmaya devam edileceği belirtiliyor.
